Sepetim (0) Toplam: 0,00TL
%20
Osmanlı Hükümet Konakları Yasemin Avcı

Osmanlı Hükümet Konakları

Liste Fiyatı : 285,00TL
İndirimli Fiyat : 228,00TL
Kazancınız : 57,00TL
Havale/EFT ile : 223,44TL
%20
Temin süresi 3 iş günüdür.
9789753333412
85503
Osmanlı Hükümet Konakları
Osmanlı Hükümet Konakları
228.00

Tanzimat’ın kent mekânına taşıdığı yeni bina tiplerinden olan hükümet konakları, önceki dönemde “paşa kapısı”, “vali sarayı” ya da “vali konağı” gibi adlarla bilinen yapılardan tamamen farklıdır. 1860’lı yıllardan itibaren, tüm Osmanlı eyaletlerinde, hatta küçük idari merkezlerde dahi, boy gösteren bu yapılar, devletin “inşa edilmiş bir gerçekliğe” kavuşması, soyut ve müphem bir olgu olmaktan çıkarak cisimleşmesi demektir. Böylece şahsileşmiş yerel iktidar olgusu ortadan kalkmaya, himaye ve intisab sisteminden profesyonelliğe ve bürokratlığa geçiş başlamıştır. Tanzimat reformlarının uzantısı olarak devletin üstlendiği yeni işlevlerin gerektirdiği bu yapılar, aynı zamanda sembolik güç merkezleri olarak da görülmelidir. Bu dönemden itibaren, Osmanlı padişahları, saltanatlarının meşruiyetleri adına yaptırdıkları anıtsal camilerde değil, tümüyle sivil karakterli resmi hizmet binalarında temsil edilmişlerdir. Padişah tuğrası, devlet arması ya da sancak gibi siyasi iktidarın sembolik göstergeleri artık gündelik işler için gidilen devlet yapılarında sergilenmekte, böylece kamusal alanda her yerde ve her zaman “hazır” bir devlet imgesi oluşmaktadır. Çoğunlukla hemen etrafına yerleşen kışla, idadi, rüştiye, adliye binası, jandarma dairesi, belediye, postane, hatta hapishane gibi resmi binalarla beraber yeni bir “kamu sitesi” oluşmuş, daha önemlisi “hükümet meydanı” adıyla anılan bu alan, Osmanlı kent yaşamında artık çok daha sık görülen, resmi kutlamalara, açılış törenlerine, nutuklara, hatta kitle gösterilerine mekân olmuştur.

  • Açıklama
    • Tanzimat’ın kent mekânına taşıdığı yeni bina tiplerinden olan hükümet konakları, önceki dönemde “paşa kapısı”, “vali sarayı” ya da “vali konağı” gibi adlarla bilinen yapılardan tamamen farklıdır. 1860’lı yıllardan itibaren, tüm Osmanlı eyaletlerinde, hatta küçük idari merkezlerde dahi, boy gösteren bu yapılar, devletin “inşa edilmiş bir gerçekliğe” kavuşması, soyut ve müphem bir olgu olmaktan çıkarak cisimleşmesi demektir. Böylece şahsileşmiş yerel iktidar olgusu ortadan kalkmaya, himaye ve intisab sisteminden profesyonelliğe ve bürokratlığa geçiş başlamıştır. Tanzimat reformlarının uzantısı olarak devletin üstlendiği yeni işlevlerin gerektirdiği bu yapılar, aynı zamanda sembolik güç merkezleri olarak da görülmelidir. Bu dönemden itibaren, Osmanlı padişahları, saltanatlarının meşruiyetleri adına yaptırdıkları anıtsal camilerde değil, tümüyle sivil karakterli resmi hizmet binalarında temsil edilmişlerdir. Padişah tuğrası, devlet arması ya da sancak gibi siyasi iktidarın sembolik göstergeleri artık gündelik işler için gidilen devlet yapılarında sergilenmekte, böylece kamusal alanda her yerde ve her zaman “hazır” bir devlet imgesi oluşmaktadır. Çoğunlukla hemen etrafına yerleşen kışla, idadi, rüştiye, adliye binası, jandarma dairesi, belediye, postane, hatta hapishane gibi resmi binalarla beraber yeni bir “kamu sitesi” oluşmuş, daha önemlisi “hükümet meydanı” adıyla anılan bu alan, Osmanlı kent yaşamında artık çok daha sık görülen, resmi kutlamalara, açılış törenlerine, nutuklara, hatta kitle gösterilerine mekân olmuştur.

      Stok Kodu
      :
      9789753333412
      Boyut
      :
      16x24
      Sayfa Sayısı
      :
      342
      Basım Yeri
      :
      İstanbul
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat